Özel Annelerin Güzel Melekleri

Yeni bir yazıyla merhaba, Ekim ayı Rett Sendromu farkındalık ayıydı bizde kendi çabalarımızla bir şeyler yapmaya çalıştık umarım bir nebzede olsa farkındalığı arttırmayı başarabilmişizdir. (Neler yaptığımızı bir sonraki yazıda ayrıntılı anlatacağım)

Blogu ve yazılarımı okuyanlar Mevayı ve Mevadan hareketle Rett Sendromunu biliyorlar ben de düşündümki başka Rett Sendromlu meleklerimize de burada yer vermeliyim. Bir kaç aileden rica ettim sağolsun kırmadılar ben de onları sizlerle paylaşacacağım.

    Selin Defne; 8 yaşında. Yürüyebiliyor, konuşuyor, yemeğini kendisi yiyor ( dökerekte olsa), tuvaletini kendisi yapıyor, giyinip soyunurken zorlanıyor, ince motoru zayıf olduğu için bir çok şeyi yapmada zorlanıyor ( yazı yazma, ayakkabı giyme, fermuar açıp kapama gibi) , legolarla oynamayı, defter karalamayı seviyor. Kıyafetler fazlasıyla ilgisini çekiyor. Şarkı söylemeyi seviyor. İnatçı ve hırslı. Yüksek sesi ve tüylü şeyleri sevmiyor. Arkadaşlarıyla uyumludur ( Annesi Elif Hanım’ın yazdıklarından alıntıdır)

 Selin Defne okula gidiyor ve annesi Elif Hanımla telefon konuşmamızda arkadan bıcır bıcır sesi geliyordu önce inanamadım sonrasında çok sevindim çok güzel konuşuyor bu bizim Meva’da umut ettiğimiz bir şey başka ailelerde yürümesini çok istiyorlar mesela her çocuğun mutasyonu ve etkileniş çeşidi farklı olduğu için birbirlerinden farklılar. Selin Defne benim gördüğüm en iyi Rett Sendromlu melek umarım ailesinin istediği okuma, yazma becerisi de en yakın zamanda gelişir.

Yaşça daha büyük bir meleği tanıtacağım annesiyle iletişime geçtiğimizde ben şaşırdım ve şu dünyada sağlığımız için bile ne kadar şükretsek az onu bir kez daha idrak ettim. Mevadan dolayı sağlık konusunda hassas olduğumu düşünüyordum.

Şimdi tanıtacağım melek benden büyük annesi de çok fedakar, yüce gönüllü, samimi bir hanım.

 Necla; 1987 doğumlu ilk zamanlar geç yürüdü ve geç konuştu. Nöbet geçiriyordu soğuk havale seklinde epilepsi olduğu düşünüldü ve ilaca başlamıştık 5 ,6 yasına geldiğinde elleriyle oynamaya başladı,basına vuruyordu. Rett sendromu teşhisi konuldu. Su an sadece elinden tutarak yürüyebiliyor, oturabiliyor.Sevildiğini ve kızıldığını algılayabiliyor.Bebekler ve küçük cocukları gördügünde mutlu oluyor. 20 yasına kadar tıp fakültesinde sürekli takip edildi.Özel rehabilitasyon okuluna da gitti fakat bireysel eğitim alamadı.Çocukluğu hırcındı fakat şimdilerde sakin ve uyumlu kızım,çizgi film izlemeyi seviyor .

Yedi yaşlarına kadar kelime olarak konuşması vardı şimdi sadece annem değilde ammem diyebiliyor bunu belirtmek istedim konuşamıyor. ( Annesi Ayşe Hanım’ın yazdığından alıntıdır)

Biz şu anda bile eğitim ve sağlık hizmetleri konusunda zorlanıyoruz devlet yeterince destek sağlamıyor ve bu konuda pek fazla hakkımız yok. Ayşe Hanım bundan seneler önce Necla için koşturmuş şu anda bile teşhisi zor kimbilir ne zorluklar çektiler. Evlat farklı bir şey Ayşe Hanım bana o kadar güzel bir şey söyledi ki ” Yaşadıklarımız çok zordu zor yıllar atlattık ama kızım olmadan bir hayat asla düşünemiyorum o benim her şeyim” dedi. O kadar doğru ki evlatları annelerin ve babaların her şeyi…

Dünya’da çok farklı hayatlar var. Meva, Selin Defne, Necla bunlardan sadece bir kaçı…

Sanırım mühim olan hayata farklı pencereden bakabilmek biz o pencereyi araladık diye umut ediyorum…

Article Writter By

tugbametintatari

14 Mart Tıp Bayramında Bursanın küçük bir ilçesinde doğdum hayalimdi Türk Dili ve Edebiyatı okumak ve ben bu hayalime ulaştım üniversite yıllarımız da tanıştık eşimle ben lisans o yüksek lisans eğitimi alıyordu. Sevdik, çok sevdik birbirimizi farklı kültür, farklı yapı, farklı düşüncede de olsak sevgimiz farklılıkları güzel kıldı 8 yıllık evliliğimiz, 2 güzel çocuğumuz var. Kızımızın Rett Sendromu olmasını öğrenmemiz ile hayata bakış açımız, önceliklerimiz, hayallerimiz, hayatımız tamamen değişti bu değişim de amacım herkese yardımcı olabilmek

Write a Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.